Mersin İli’nin Tarsus bölgesinde yer alan ve ölçüsü 150 m² olan bir alanda birden bir kazı çalışması başladı. Bu başlayan kazı çalışmasının neden başladığı bilinmemekle beraber fazla süremeden esrarengiz çalışma sona erdi.
Son zamanlarda çokça dikkat çeken bu kazı çalışmasının bir cinayete bağlı olduğu düşünülüyor. Olay şu ki: 2012 yılında öldürülen polis Mithat ERDAL’IN eşi olaydan üç yıl sonra bir bildirge yazarak Cumhur Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’a gönderdi ve olayın tekrar incelenmesini talep etti. ERDAL’IN bulunduğu iddia da şunlar yer almaktadır:
“Eşim, müdürleri tarafından define avcılarının arasına ajan olarak sokulmuştu Bu evi kazı yapmak için kiraladılar. Başka bir noktada kral mezarı bulundu. Fakat içindeki hazine talan edildi. Eşimin amirleri de işin içindeydi. Ankara’ya durumu bildirmek isteyen eşim öldürüldü.”
Bu bildirgenin üzerine şikâyet edilen polisler FETÖ ile ilgili iş yaptıklarından dolayı vazifeden ihraç edilmişler ve Mithat ERDAL olayı tekrar incelenmeye alınmıştır.
Ev için Maliyetinin 7 Kat Fazlasını Verdi
Esrarengiz çalışma hakkında tam olarak bilgiye ulaşılmadı fakat ortada bir sebep daha vardı, o da kazının cinayetinin daha parlak hal alması için yapıldığı doğrultusundaydı.
Adana İli’nde yaşayan bir otel yönetmeni evleri satın almak istedi fakat Mithat ERDAL’IN kiraladığı evi satın alamadı. Bunun üzerine yönetmen 30.000 TL değerindeki eski yapı için 7 kat fazla para ödedi.
Olayı Görenler Var
Otel yönetmenin satın aldığı yerde esrarengiz kazı çalışması başlattığını öğrenen Emel İPEKOĞLU şöyle dedi:
“Kazı başlatılan ev, Mithat Erdal’ın kiraladığı bizim evin yanındaki ev. Ancak aynı avluda zaten 4 ev yan yana. Sonra bize gelip taahhütte bulundular. ‘Buradan bir şey çıkarsa çocuklarına iş bulacağız, sana ve tüm çocuklarına ev alacağız’ dediler. Cumhurbaşkanı’nın adını verdiler. Biz de inandık. Ardından arkeolog bir kadın gözetiminde 20-30 kişi çalışmaya başladı. Hatta bir gün o kadar derine inmişler ki ben oradan avluya sular çıktığını gördüm. Vaat ettiklerini verecekleri günü beklemeye başladık. Zaten bu kazıyı devlet adına yaptıklarını söyledikleri için içimiz rahattı”
