1950 yılında güney Kore’ye gönderilen Türk gemisinden bulunuyordu Süleyman. Çinlilere karşı Güney Koreliler’e yardım için gönderilmişlerdi. Genç asker Süleyman ve aylanın hikayesi işte bu dönemde başladı.
Çok soğuk bir kış gününde Süleyman küçük Koreli kıza rastladı. Kızın ailesi Çinliler tarafından öldürülmüş küçük kız tek başına kalmıştı. Küçük kızın tek başına kalmasına gönlü razı olmayan Süleyman küçük kızı birliğine götürdü. Küçük kıza ayla ismini verdi. Ayla o günden sonra Türk birliğinde Türk askerleriyle yaşamaya başladı.
İçerik Navigasyonu
Bir Buçuk Yıl Baba Kız Gibi Geçen Zaman
Ayla ve Süleyman o günden sonra her günü birlikte geçirmeye başladı. Ayla Süleyman’ı babası bildi. Süleyman Ayla’yı yedirdi içirdi yanından ayrılmadı. Ta ki o ayrılık vakti gelene kadar.
Ayrılık Vakti Geldi
Savaş sonunda Türk Birliği’nin artık ülkeye dönmesi gerekiyordu. Ancak Süleyman tek başına geldi bu yabancı ülkede tek başına dönmek istemiyordu. Bir buçuk yıl beraber olduğu kızı bildiği Ayla’yı da Türkiye’ye getirmek istiyordu.
Ancak ayrılık vakti geldiğinde kanunlar Süleyman’ın Ayla’yı Türkiye’ye götüremeyeceğini söylüyordu. Süleyman mecburen Ayla’yı kimsesiz çocukların yaşadığı bir barınağa götürmek zorunda kaldı.
60 Yıl Aradan Sonra
Süleyman ülkesine döner ve 60 yıl aradan sonra Ayla’nın yaşayıp yaşamadığını nerede olduğunu öğrenmek için resmi mercilere başvurur.
Uzun Aramalardan Sonra Ulaşılan Ayla
Süleyman 60 yıl aradan sonra tekrar Ayla’yı görmek ister, bunun için araştırmalara başlayan Süleyman’ın araştırmaları bir ay aradan sonra sonuç vermeye başlamıştır. Küçük Ayla yaşıyordur ve o günlerde altmışlı yaşlarında bir kadındır.
Süleyman Eşi ve Türk Heyeti Kore’ye Gider
Beklenen gün gelmiştir. Süleyman ve eşi aileyi görmek için sabırsızlanmaktadır aynı zamanda Ayla da çok uzun yıllar sonra babasını göreceği için çok heyecanlıdır.
Baba Kız Buluşur
60 yıl aradan sonra gelen baba kız buluşmasın sonunda gerçekleşir uzun yıllar sonra ilk defa karşılaşan Süleyman ve ayla’nın buluşması görenleri gözyaşlarına boğar.
